Pandemi bizi ne hale getirdi! Çocuklarımızla birlikte çok dikkat ettiğimiz, hijyen kurallarına hassasiyet ile uyduğumuz bu günlerde sanat üretirken değişik bir duyguya tanık oldum.

Biz dansçılar harekete çok değer vermeyiz. Hareketler teknik olarak doğru yapılırken duyguyu da taşımalıdır. Öğrencilerime şöyle bir örnek veririm: Su içmek istediğinizde bir bardak kullanırız. Tercihinize göre süslü bardak da kullanabilirsiniz ama boş bardak susuzluğunuzu gidermez. Değerli olan süslü bardak değil içindeki sudur. Duygularımız dans ederken o kadar değerlidir ki bunu her an gösterebilmeliyiz. 

Duyguları önemseyerek yetiştirdiğimiz öğrencilerimiz dans ettiğinde etkilenirsiniz ve kutlamak istersiniz. Bazen o gün size ihtiyacı vardır, bir güzel duygu ile yaşamında moral olursunuz. Bazen terslikler devam eder ve kendisine gelmesi için uyarırsınız ve sonra gerginliğin yerini sevgi kaplar.

Böyle yaşanan nice anlarda öğrencinize çok sarılmak istersiniz. Duyarlı bir öğretmen olarak virüse dikkat ettiğiniz için ona adeta “uzaktan yaklaşır” ve öğrencinize hayranlıkla bakarsınız.

İşte “uzaktan yaklaşma” dediğim şey bu durumda ortaya çıkar. Çok gariptir, uzak durursunuz ama onu adeta içinize alırsınız.

Öğrenci ne mi hisseder? Bu duyguyu öğrenciye hissettirmek bazen zor olur.

Artık öğrencilerime temas edeceğim, sımsıkı sarılıp duygularımızı etrafa saçacağım günleri özledim.

Ya siz…

Arman ESEN

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: